Yine Yeni Yeniden
Yazmayalı okadar uzun zaman olmuş ki! Bugün bir girip bakmak istedim neler yapmışım diye, okurken kendimi alamadım o günleri tekrar yaşadım ve ne kadar güzel bir şey yapıyormuşum neden bıraktım ki diye düşündüm. Yine yazmaya karar verdim.
Mehmetim için minik bir el kitabım da var ona notlarımı ve bazı anlarımı yazıyorum. El yazısı ile hatıralar bırakmak hoşuma gidiyor. Sanal ortam biraz soğuk geliyordu ki kelimelerin anlamlarının değişmediği gerçeğini anlayınca sıcacık geldi bana buralar.
Mehmet 3,5 yaşında
Threenager'ım benim. Küçük dostum. Yol arkadaşım. Ruhumu okuyanım. O kadar keyif alıyorum ki paylaşımlarımızdan anlatamam. Büyüdükçe dillendikçe kendi fikirleri yorumları oluştukça bambaşka oluyor her şey. Bazen bir yerlerde otururken arkadaşımla vakit geçiriyormuşum gibi hissediyorum. Hareketlerini, konuşmalarını gözlemlemek bana iyi geliyor. Mehmet yokken başka çocukların kendi aralarındaki dialogları oyunları oynayış tarzları hep seyirlikti benim için. Bizlere öğretmen olan onlar, onlardan kazanacağımız çok şey var. Masumlar, dürüstler, netler, ne istediklerini biliyorlar tabi biz onları değiştirmediğimiz sürece.
Genel Anlayış
Konu çocuklara gelince bende akan sular duruyor. Tüm çocuklar huzurlu mutlu güzelliklerle yaşasın istiyorum. Kötü muamele görenleri, savaş ortamında olanları saymıyorum bile. Tam bir insanlık utancı. Çok uzağa gitmeye gerek yok. Çocuğumuza nasıl davranıyoruz farkında mıyız acaba?
Bir ortama girdiğimde gözüm hep çocouklu ailelere takılır. Çocuğun duygu durumuna bakarım. Annenin babanın davranışlarına bakarım. Çocuğu problem olarak gören anlayış okadar yaygın ki. Beni çok rahatsız ediyor. Toplum içinde çocuğu azarlamalar, isteklerini yaptırmak için sürekli tehditler. " Uslu durmazsan sana dondurma almam" , "Otur yerine bir durmadın bi daha seni buraya getirmeyeceğim". Çocuğuna tesir edemeyince korkusunu tehdit unsuru yapanlar. "Şunu yapmazsan hastalanırsın doktor sana iğne yapar" Çocuğun anlamadığını düşünüp yalanla çocuğu kandırmaya çalışmalar. "Yok oyuncaklar bitmiş bunları satmıyorlarmış"
Çocuklar bunları anlamıyor diye düşünmek okadar saçma ki. Çayı döktüğü için gerizekalı diye çocuğunu toplum içinde azalayan aile o lafı kendine ediyor aslında. Adı üstünde ÇOCUK, döker de saçar da, koşar da,oynar da. Sana uymasını bekleyemezsin. Sen çocuğuna uyacaksın. Yetişkinler için olan bir ortama çocuğu getirip yapma etme demek çok komik oluyor.
Geçen gün parkta çimlerde kedicilik oynayan Mehmet'e ama yerlede gezilmez diyen bir bakıcı gördüm. Gerçekten inanamıyorum çocukların bu denli engellenmelerine, aşağılanmalarına, komut alması gereken robotlar gibi olmalarının beklenmesine. Nasıl yetiştirildiysek o şekilde davranıyoruz ne yazık ki. Biz şimdi çocuğumuza ne verirsek o da o olacak. Geleceğimizi yetiştiriyoruz. Farkındalık toplumda artmış olsa da en bilinçli aileler bile kontrolü kaçırabiliyor. Mehmet için ne kadar ince düşünsem, doğru yaklaşmaya çalışam da çaresiz kaldığım istemediğim gibi davrandığım zamanlarım olmuyor mu sanki.
Aile kurma konusunda bir anne hamile kaldığından itibaren pedagojik eğitim almalı ve her ailenin bir psikolojik danışmanı olmalı.
milkyway
Merhaba hayat! Sevgi ile yaşadığımız hikayemizi sevgiyle paylaşıyorum. Annelik ve hayatın ötesinde bir yer burası. Gökyüzünde bir yerlerde gibi hissediyorum yazarken. Biraz nefes almak, bebeğimi yeniden yaşamak, ona hatıralar bırakmak ve yaptıklarımı paylaşmak istediğim her an buradayım. Bizi ziyaret edip hayatımızı paylaşan herkese sevgiler...
10 Haziran 2019 Pazartesi
28 Nisan 2017 Cuma
Bebekli Tatil İçin Hazırlık Listesi
Mehmet'in Tatil Çantasında Neler Var?
Giysileri
Body atletler ( bol, bol )
Yarım kollu bodyler
T-shirt ( deniz, gündüz ve akşam için)
Şort
Gömlek
Pantolon
Eşorfman gibi pamuklu altlar
Uzun kollu ince pamuklu üstler
Uzun kollu eşorfman üstü veya hırka
ince battaniyesi
Mama önlükleri
Tülbentler
Ter bezleri
Pijamaları
Mayo
Banyo havlusu
Banyo tülbenti
Şapka
Çorap
Ayakkabı/sandalet
Deniz eşyaları
Mayosu
Huggies Little Swimmers
Simit
Mini havuz
Deniz / banyo oyuncakları
Güneş gözlüğü
Trukid güneş koruyucu
Trukid nemlendirici
Deniz havlusu
Banyo tülbentlerinden denizde de ihtiyaç oluyor
Yemek istasyonu malzemeleri:
Elektrikli ocak
Kullanıyorsanız blender ve ölçü kabı
Termos ( sturbucksdan aldığım hayat kurtardı)
Biberon kurutma şeysi
biberonları
Kaşık
Bebek kaşığı ve kabı
Kapaklı bebek kasesi
Minik tencere
Bıçak
Oteldeki hijyenik gelmediği için kettle
Tarhana, yağ, pirinç, şehriye çeşitleri vb.
Sebze ve meyveleri oradan aldım
Bulaşık fırçası
Bulaşık deterjanı
Bulaşık fırçası
Bulaşık deterjanı
Diğer gerekli eşyalar
Aşı Kartı
Suluk
Şampuanı
Banyo süngeri
Kulak Pamuğu
Alt açma bezi
Bez
Kendi çarşafı
Kullanıyorsanız yastığı
Kullanıyorsanız emzik, emzik kabı ve tutacağı
Tırnak Makası
Ateş ölçerler
Alt temizleme pamuğu
Oyuncak
Bebek çantası
Bebek Arabası
Anti bakteriyel ıslak mendil
Kağıt havlu
Çöp torbası
Analaycağınız odasına tekerlek takıp götürsek daha iyiydi :) Sinek kovar kullanmadık, rüzgar sağ olsun ortalıkta yoklardı.
Bebekle Tatil
Benim için tatil demek deniz demek. Denizsiz bir yaz ve tatil düşünemiyorum. Sevgilim için deniz olmadan da tatil olur. Gezilir yenilir içilir. Mehmet doğmadan başladı benim tatil hesaplarım. Şu tarihte gidersek bu kadar aylık olacak, o tarihte şurası sıcak olur, buranın denizi soğuk olur diye planlarımı yaptım. "Gideriz sevgilim değil mi ne olcak", "2 aylık bebekle yurt dışına gidiyorlar biz niye başaramayalım" diye diye kocişimin de aklını çeldim. İşte o gün geldi çattı.
O tarihteki Mehmet'in durumu:
Mehmet 7. ayına yaklaştı
Ek gıda serüveninde upper intermediate :)
Yani, yasaklılar hariç ( bal, tuz, şeker, ıspanak, patlıcan, lahana ) her yemeği yiyebiliyor.
Kahvaltı henüz yok
Araba koltuğunda oturuyor ama doğrulmalar başladı
Şehir içi yolculuklarında bizi üzmüyor.
Uyku; canı ne zaman nasıl ve ne kadar isterse
Genel hali; tatlış :)
O tarihte Merve'nin (benim) durumu:
Yiyecek konusunda yeni Anne kuralları var
Kurallar; ona özel organik ürünlerle tuzsuz hazırlanan, yağsız kuzu kıyması kullanılan, şekerin asla bulunmadığı yiyecek olması
Yedirme; tamamen serbest Mehmet ne kadar isterse o kadar zorlama yok
Uyutma; kuralsız Mehmet'in biyolojik saat ne derse o
Kendi uykusu; uyku mu? nerede?
Ayrıca tatil için heyecanlı ötesi
20 Nisan 2017 Perşembe
Kek mi desem Ekmek mi?
Bizim yavru ekmek yemeye bayılıyor. Ekmek tüketmeye başladığı andan itibaren, müthiş tarifler sunan Cafe Fernando'nun Tartine Bread reçetesi ile bıkmadan usanmadan ekmek yapmaya başladım. Emek ve sevgi isteyen bu reçete sonucunda müthiş bir ekmek çıkıyor meydana. Tavsiye ederim. Hele ki mayanızı da siz yapmışsanız.
Bir kaç aydır ekmek yapmaya ara verdik ve ekmekler dışarıdan alınır oldu. Gluten ve fırın ekmeklerinde bulunan katkı maddelerini düşününce çok rahatsız oldum ve günü kurtaracak pratik bir çözüm buldum. Zengin içerikli kekimsi bir ekmek yaptım. Tarifimizi aşağıda bulabilirsiniz.
18 Nisan 2017 Salı
Mehmet'in el kitabı
Son günlerde geçmişi düşünüyorum ve o zaman çok doğru gelen şeylerin, yaptığım davranışların ( tabi ki bazılarının ) çok da doğru olduğunu düşünmüyorum. Şunun gibi, yeni bir şey öğrenmeye çalışırken bir çok yol izlersiniz, öğrendikten sonra bazılarının ne kadar gereksiz olduğunu veya öğrenmeye çalıştığınız şeyin aslında çok kolay olduğunu düşünürsünüz.
Mehmet'in Ninnisi
Yum güzel gözlerini
Rüyanda görürsün belki beni
Rengarenk düşler, karşılar bizi
Yıldızlara uçalım, ordan gökyüzüne
Gökkuşağından aşağıya kayalım
Dans edelim çiçek bahçelerinde
Melekler korusun seni
Hayat hep düşlerindeki gibi ( olsun )
Annen baban hep yanında
Güvenle bak hayata
Allah'ım korusun seni
Annen'den sana
3 Nisan 2017 Pazartesi
Doktor Seçimi
Sanırım en zorlandığımız konulardan biri doktorumuzu seçmek oldu. Hamileliğim için kafamda bir isim yoktu o zaman kadar düzenli olarak gittiğim bir doktorum da. Daha önceleri mutsuz ayrıldığım muayenehaneler olmuştu bu nedenle hamileliğimde bana destek olacak bir doktorumun olması benim için önemliydi. Arkadaşımın tavsiyesi ile ilk muayenelerim için gittiğim doktor ne kadar şeker olursa olsun çok pozitif olamadım ona karşı. Isınamadım bir türlü. Farklı bir arkadaşımın tavsiyesi ile gittiğim yeni doktorum ne kadar ciddi ve soğuk durursa dursun bir anda ısın ve evet doktorumuzu bulduk dedim. Bana hep bir anne modelini hatırlattı. Ciddi bir annenin yavrularına davranması gibiydi davranışları. Kararları da benim için çok değerliydi. Mehmet doğduktan sonra artık onu daha az göreceğimiz için üzülmüştüm. Hatta Mehmet'in doktorunun da o olmasını istemiştim. Kendisine minnettarım.
Aslında Mehmet'in doktorunu seçmekten bahsetmiştim konu girişinde ama olayı hemen kendime çevirdim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)